Nashville’deki son Bitcoin konferansında, eski başkan cesur bir vaatte bulundu: seçilirse, ABD’yi “dünyanın kripto başkenti” yapacak ve “Bitcoin süper gücü” olacak. Kalabalık coşkuyla karşıladı, ancak tüm bu heyecanın ötesinde, bu gerçekten Bitcoin’ın geleceği için ne anlama geliyor?

Trump’ın kriptoyu benimsemesi şüphesiz bir siyasi manevradır. Kampanyası zaten milyonlarca kripto bağışı topladı, ve Nashville’deki görünümü muhtemelen daha fazla gelir elde etti. Konuşmasını takiben Bitcoin’un fiyatı artış gösterdi, haftaların en yüksek seviyesine ulaştı, daha sonra tekrar düzeldi.
Vaadlerini Tutar mı?

Ancak Trump’ın vaatleri gerçekçi mi? ABD hükümeti tarafından şu anda tutulan veya edinilen tüm Bitcoin’i korumayı taahhüt etti, bu, el konulan kripto paranın karmaşık olduğu gerçeği göz önüne alındığında ilginç bir öneridir. Bu tür varlıklara sahip olmak, kripto suçlarının kurbanlarına karışık mesajlar gönderebilir, bunun en somut örneği, Londra polisinin el koyduğu Bitcoin’in iadesini isteyen Çinli dolandırma mağdurlarının tepkisidir.

Dahası, hükümetin Bitcoin’u stoğa alması, kripto paranın merkezi olmayan kökenlerine aykırıdır. Bitcoin merkezi otoritelerden bağımsız olarak işlem yapacak şekilde tasarlanmıştı, ancak mevcut ortamda güçlü madencilik havuzları tarafından tutulan Bitcoin miktarında ciddi bir konsantrasyon görülmekte. Önemli miktarda hükümet varlıklarının eklenmesi, Bitcoin’e başlangıçta insanları çeken prensipleri potansiyel olarak baltalayabilir.
Esnek Yönetmelikler

Yönetimsel olarak, Trump “kripto dostu” bir ortamı vadetmiştir, şu anda aşırı derecede kısıtlayıcı bulduğu mevcut düzenlemelere vurarak. Bu, uzun zamandır netlik ve destek arayan kripto topluluğu tarafından memnuniyetle karşılanabilir. Trump, SEC başkanı Gary Gensler’ı eleştirmiş hatta endüstriyi destekleyen birisinin onun yerine geçeceğini tehdit etmiştir.

Ancak, Trump’ın önerilen düzenleme değişikliklerinin ayrıntıları belirsiz kalmaktadır. “Kripto dostu” düzenlemeleri yazacak ve sektörü “seven” insanlarca yazılacağına söz verse de, bunun nasıl uygulanacağı konusunda hala sorular var. Son zamanlardaki SEC soruşturmaları, FTX kurucusu Sam Bankman-Fried’ın 25 yıl hapis cezasına çarptırılması dahil, yatırımcıları koruyan ve yeniliği teşvik eden dengeli bir yaklaşımın gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Vizyon Hala Belirsiz

Sonuç olarak, Trump’ın kripto gündemi üzerindeki etkisi Bitcoin’ın fiyatı üzerinde belirsizdir. Retoriği geçici dalgalanmalara neden olabilir ancak sürdürülebilir fiyat artışı tutarlı ve somut politikalar gerektirir. El konulan Bitcoin’lerin hükümet tarafından satılması gibi diğer faktörler ve Bitcoin’in çevresel ayak izi hakkındaki endişeler de önemli bir rol oynayacak.

Bitcoin’in geleceği küresel siyasi manzaralarla iç içedir ve ABD şüphesiz önemli bir rol oynayacaktır. Trump’ın cesur beyanları etkileyici olabilir ama gerçek test, eylemlerinin sözleriyle uyumlu olup olmadığı ve Bitcoin için gerçekten sürdürülebilir bir gelecek oluşturup oluşturmadığı olacaktır.